KULAK

Otoskleroz Nedir?

OTOSKLEROZ  NEDİR ?

Otoskleroz iç kuşlağın sıklıkla ileti tipi işitme kaybına neden olan bir hastalığıdır. Miks tip ve sensörinöral tip işitme kaybına da sebep olabilir. Sıklıkla ilerleyici bir işitme kaybı vardır.

Eğer hastalık öncelikle üzengi kemiğinden başlarsa ileti tipi işitme kaybı olur. Üzengi kemiğinin ön bacağı en sık başlangıç yeridir ancak üzengi kemiği tabanına yayılabilir hatta kohleayı(salyangoz) tutarak sensörinöral işitme kaybına neden olabilir. Otoskleroz otozomal dominant geçiş gösteren genetik olarak  aktarılan bir hastalıktır. Hastaların üçte ikisi kadınlardır.

İşitme kaybı genellikle  teenage yaşların sonu yada yirmili yaşların başlangıcında başlar. Ancak otuzlu ve kırklı yaşlarda da başlayabilir.

Hamilelikle birlikte işitme kaybı artabilir. Çoğu kadın hasta ilk hamilelikten sonra işitme kaybının farkına varır.

Görülme sıklığı ırklara göre farklılık gösterir. Klinik otoskleroz siyahi ırk, Asyalılarda  ve Amerikan yerlilerinde  nadir görülür.

İşitme kaybı kademeli olarak başlar ve yıllar içinde artarak ilerler.

 Otoskleroz hastaların %70’inde her iki kulakta olur.  İşitme kaybı 30-40 yaşa kadar fark edilmeyebilir.

Hastalar bir şey çiğnerken daha az duyduklarını ve kalabalık ortamlarda daha iyi duyduklarını ifade ederler. 

Tek taraflı işitme kaybı daha geç fark edilebilir, bu hasta gurubu sesin yönünü ayırt etmekte zorlandıklarını ifade ederler.

Bu hastalarda ailede aynı sebepten ameliyat olmuş bir yakının bulunması hikayesi sıktır.

İleti tipi işitme kaybına neden olabilecek diğer durumlar (enfeksiyon, travma vs)  dikkate alınmalıdır.

Otosklerozda tanı nasıl konulur ?

Otoskopik kulak muayenesinde ileti tipi işitme kaybına neden olacak durumlar ekarte edildikten sonra yapılacak odyometri ve akustik refleks testleri ile tanı konulur.

Otoskleroz tedavi seçenekleri nelerdir ?

İleti tipi işitme kaybı olan otoskleroz hastaları cerrahi tedaviden dramatik fayda görürler.

Stapedotomi ve piston tatbiki nedir ?

Otoskleroz hastalığında ileti tipi işitme kaybı stapedotomi ve piston tatbiki ameliyatı ile tedavi edilebilir. Bu ameliyatta üzengi kemiği tabanına bir delik açılır( bu işlem laser, mikrotur yada pik yardımıyla yapılabilir) ve örs kemiği koluna ve tabandaki bu delik arasına titreşimi iletecek bir protez yerleştirilir.

Otoskleroz için yapılan stapedotomi ve protez tatbiki ameliyatının riskleri var mıdır?

Ameliyat öncesinde hasta olası riskler açısından bilgilendirilmelidir. Total  sensörinöral işitme kaybı(kulağın geri dönüşsüz olarak hiç duymaması) riski binde iki cıvarındadır. Ameliyat sonrası geçici baş dönmesi olabilir. Bu baş dönmesi oldukça nadir olarak kalıcı olabilir. Yüz felci olma ihtimali oldukça nadirdir.

Otoskleroz için yapılan ameliyatta anestezi nasıl uygulanır ?

Genel yada lokal anestezi altında yapılabilir. Ancak sıklıkla lokal anestezi altında yapılır. Lokal anestezi ile yapılmasının iki avantajı vardır. Birincisi ameliyat sırasında oluşacak baş dönmesi durumu hasta tarafından cerraha iletilebilir. İkincisi genel anestezi işleminin olası risklerinden kaçınılmış olunur. Lokal anestezi öncesi damardan verilecek birtakım ilaçlar ile hasta ameliyata hazırlanır ve sedasyon sağlanır.

Otoskleroz ameliyatı sonrası nelere dikkat edilmelidir?

Ameliyat sonrası hastanın başı 30 derece yüksekte olacak şekilde yatakta istirahat etmesi sağlanır. Bir saat sonunda ayağa kalkmasına izin verilir.  Eğer baş dönmesi ve bulantı yoksa ameliyat sonrası 2. saatte hasta evine gönderilebilir. Çoğu hastanın hastanede 2-4 saat kalması yeterlidir. Ameliyat sonrası pansuman sıklığı doktorunuz tarafından size iletilecektir. Ameliyat sonrası günlerde şiddetli ağrı, kulaktan akıntı, yada baş dönmesi olması halinde doktorunuzu bilgilendiriniz. Eğer gerekliyse hasta 5. günden sonra uçağa binebilir. İlk 3 hafta kulağa su kaçırılmamalıdır. 4-6 hafta sonra eğer kulak zarında bir delik oluşmamışsa hasta yüzebilir ve suya dalabilir.

Otoskleroz ameliyatı sonrası oluşabilecek olumsuz sonuçlar (komplikasyonlar) nelerdir ?

Otoskleroz cerrahisi sonrası:

  • sensörinöral işitme kaybı (% 1 ‘den az)
  •  baş dönmesi(20 hastada bir görülür ve geçicidir)
  •  yüz felci(oldukça nadir görülür, genellikle geçicidir ve ilaç tedavisine yanıt verir)
  •  çınlama (Çoğu hastada ameliyat öncesi olan çınlama durumu azalır ancak bir kısım hastada yeni başlayan çınlama görülebilir.)
  •  tat alma bozukluğu (%9 hastada görülebilir ve çoğu hastada 4-6 ay içinde düzelir)
  •  kulak zarında delik oluşması ( Nadir görülür ve küçük müdahale yada cerrahi ile giderilebilir)
  •  perilenf fistülü( nadiren görülür ve tekrar cerrahi gerektirir)
  •  gibi olumsuzluklarla karşılaşılabilir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir